Twilight Türkiye O, 3 şeyden emindi.. Sen herşeyden emin olmalısın... |
|
| Şebnem Ferah | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Nymph GeneL Moderatör
Mesaj Sayısı : 64 Yaş : 32 Kayıt tarihi : 14/03/08
| Konu: Şebnem Ferah Salı Eyl. 02, 2008 10:23 pm | |
| Bu Aşk Fazla Sana
Denize açıldım sevmeye sevilmeye Anladım sevmek gibisi yok Yağmura soyundum yavaş yavaş yağar diye Damlalarda yüzmek gibisi yok
Yokluğum varlığım bir Dünüm yok yarınım sır
Nasıl inanırım sana Bu yürek ağır bana Sevgin öyle uzaklarda Nefes alsan da yanımda Bu aşk fazla sana
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Vazgeçtim Dünyadan
Nerde sözler of nerde yüreğim Ben de sevdim of sevmedi bilenim Ver elini sonsuza Al beni Dünyadan of kalmadı sevenim
Yürekler alınmaz pulla parayla Kim yenmiş kaderi duayla
Gelinlik giymeden ışığı görmeden Bebeğimden önce vazgeçtim dünyadan Kaderi yenmeden utandım kendimden Daha sevilmeden vazgeçtim dünyadan
Nereden geldim of yolculuk nereye Belki söyler of sorarsam kadere Yok sevenim arzuyla Mezarlar bile küsmüş of kadınca ölene
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Deli Kızım Uyan
Gece geçmez gündüz olmaz Can bu dünyaya dayanmaz neden Haykırdım dağlara duymaz Bekledim günlerce yok ki gelen
Karlı dağların ardında biri yaşarmış Bulut olur yağmur olur bize bakarmış Hem yakın hem uzakmış yanakları al almış
Deli kızım uyan Söylenenler yalan Deli kızım uyan Bir tek sensin duyan
Yerde oldum gökte oldum Sormayın halim ah başım duman Gönül uslanmayı bilmez Düşlerim gerçek gerçeğim yalan.
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah, Sezen Aksu Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
İyi Gün Dostlarım
Hangi gün hangi an üzülsem ağlasam Halime güldünüz Ne yapsam ne etsem olmadı anlayan Aşkı çok gördünüz
Çekilin yanımdan gelmeyin üstüme İyi gün dostlarım tutmayın elimden
Hangi gün hangi an bir omuz arasam Uzakta oldunuz Ne yapsam ne etsem olmadı anlayan Dostluğu çok gördünüz
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Bırak Kadının Olayım
Bu şarkı bir haykırış bir öpücük sıcak bir kış Bir demet gül bir dokunuş Bu şarkı bir yalvarış bitmesin sürsün bu düş Sen de düşün sen de konuş
Nereye gider bu aşk Nereye dur gitme
Bırak kadının olayım
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Fırtına
Niye bana her şey korku her şey tasa Ne gece ne gündüz kaygısız Neden bütün yollar karanlığa Gecelerim uzun ışıksız
Aşk yarı yolda kaldı neyleyim Korkmuyorum ben buyum böyleyim
Yarınlar kadar yakın içimde fırtına Bu dalgasız deniz durgun aldatır inanma Yaslanıp gururumun kambur sırtına Kendime rağmen durmam basar giderim
Nereye gider yollar sır dağlara Denizler uçsuz bucaksız Gözlerim arkadaş uzaklara Gecelerim uzun ışıksız
Söz: Şebnem Ferah, Sezen Aksu Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Yağmurlar
Sokaklar sakin geceler karabasan Ellerim titrer kim bu ben kim bu susan Ne soran var ne bilen sebebim yok bana kıyan Erkeğim sen gül vazgeçtim rüyalardan
Beni sevmezsen yağmurları sev Bulutlar ağlasın sen gül güneş doğsun yeniden
Gidiyorum gözüm yaşlı Hatıran har yüreğime Sen sev yağmurları Yağmurlar yağsın üzerime
Gidiyorum gözüm yaşlı Ah yine yol yol üstüne Sen sev yağmurları Yağmurlar yağsın yüzüme
Söz: Şebnem Ferah, Sezen Aksu Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Yeniden Doğup Gelsem
Al beni istersen sevgim içimde Gökyüzüm masmavi çığlıklar gökyüzümde Al beni yanına dünyadan koru Yeniden öğret dünyadaki yolu Tanrım
Hayalim var ümidim çok Sebebim var dönüşüm yok
Yeniden doğup gelsem Çocuk kalır büyümezdim Açılan penceremden Yine seni severdim
Al beni istersen sevgim içimde Gökyüzüm masmavi çığlıklar gökyüzümde Al beni istersen korkum içimde Umudum isyanda isyanım karanlıkta
Söz: Şebnem Ferah, Sezen Aksu Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan
Durma
Biz yollarda yalnız kaldık Masallarla sevgi verilmez Biz yıllarca korku dolduk Rüzgara yön sorduk bilinmez
Hangi el güçlü bu ellerden Yiğit yüreklerden Başlasak yeniden yeniden yeniden
Hayır sen hiç korkma Yarın senin yanında Yeniden koş yollarda Durma
Söz: Şebnem Ferah Müzik: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük
Buradan Göçerken
Bu beden bu yüz yaşarken Dün bugünle buluşurken Bu deniz bu mavi varken Nerdeyiz niye neden
Nerde hani yalanlar Nerde boşa giden kan Buradan Göçerken
Bir sevgi var kalan Bir duygu var kalan Bir de düşünen Buradan göçerken
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: İskender Paydaş, Tarkan Gözübüyük, Demir Demirkan | |
| | | Nymph GeneL Moderatör
Mesaj Sayısı : 64 Yaş : 32 Kayıt tarihi : 14/03/08
| Konu: Geri: Şebnem Ferah Salı Eyl. 02, 2008 10:29 pm | |
| Oyunlar
Yüreksiz gözlerin olduğu bu yerde herkes gibi benim de yerim var Yüzümden gitmeyen acı gülüşte hiç sönmeyen yangınların izi var Yıktım duvarları yaramı sardım yalnızca bildiğim bir şarkı var Ne iz ne söz eski bir şey kalmasın ardımda...
İsmi bilinmez bir yere yolcuyum Dikensiz gül olmaktansa kardelen olurum Bizler büyürken durmaz büyür oyunlar Bütün oyunlarda herkes kadar benim de payım var...
Ay
Ay ışığına vuruldum ben çok uzaklarda olsa da Sonumuzu bile bile seviştim ben artık gece hiç olmasa da Ay Işığına vuruldum ben başka dünyaya yansa da Çok zor geçen günün ardından uyurken ben Odam ışıksız kalmışsa da Bu ev artık yuva değil bütün eşyalar üst üste Terk etmeden önce
Bugün
Bugün resmine dokundum ben öptüm yine Zaman ağır ol henüz erken demek için güle Sesini özledim çok haberin yok durmuş dünya niye Seninle birlikte kaybolanları arıyorum başka şeylerde
Aşk şarkısı değil bu geldi içimden Gülümse bir kez benim için eğer duyuyorsan Nehrim ol ak yine, kelebek ol gel uç yine Çiçeğim ol gel aç yine, rüzgar ol...
Kalbim
Siyah beyaz bir film gibiydin herkes uyurken izlediğim sevgilim benim çok özledim Her zaman gitmek istediğim tatil yerleri gibiydin dergi sayfalarında hiç gidemediğim Bu bir masal başı iyi mutsuz sonlu senle ben batı doğu ama dünya yuvarlak Kalbim ellerim kadar küçük değil kalbim ellerim kadar küçük değil En çok sevdiğim şarkıydın herkesten çok sevildin sevgilim benim çok özledim Ben küçük bir kız heyecanlı oyuncaklarım tahtadandı Hepsi kırıldı yapıştırdım Bu bir masal başı iyi mutsuz sonlu senle ben batı doğu ama dünya yuvarlak Kalbim ellerim kadar küçük değil kalbim ellerim kadar küçük değil Ben küçük bir kız heyecanlı oyuncaklarım tahtadandı Hepsi kırıldı yapıştırdım.
Herkes Bilsin İstedim
Herkes bilsin istedim nasıl sevdim ben Herkes duysun istedim neye direndim ben Neler gördü gözlerim neler duydum dinledim Aşk böyleyse eğer sevmeyin beni Zaman dursun istedim bugün pes ettim ben Her şey sussun istedim masal olayım ben
Oyunun Sonu
Hangi acılar hangi anılar eskimez zamanla Hangi kalp temiz hangi gerçek iz aşınmaz yağmurda Her şeyi gören bilenler anlatın neden dönmezler gidenler.. Giden gelmiyor geri dönmüyor oyunun sonunda Giden gelmiyor hayat denilen şey bir ipin ucunda... Hangi büyük aşk hangi büyük kin yok olmaz zamanla Hangi yanardağ hangi fırtına durulmaz dünyada Her şeyi gören bilenler anlatın neden dönmezler gidenler Giden gelmiyor geri dönmüyor oyunun sonunda Giden gelmiyor hayat denilen şey bir ipin ucunda...
Üvey
Biraz sarhoş, biraz aşığım ben Uyurken siz, umudu ararım Yok, ellerimde aşkım yok; ne üzgün ne kırgınım Üvey çocuk olmadım üvey anne olmadım Üvey insanlık mı alın yazım Aşkına doyamadım karardı aydınlığım Üvey aşklar mıymış alın yazım
Acıyı da derdi de severim ben Yanımdan geçer beni büyütürler Yok, yok olmaz inancım yok; ne üzgün ne kırgınım Üvey çocuk olmadım üvey anne olmadım Üvey insanlık mı alın yazım Aşkına doyamadım karardı aydınlığım Üvey aşklar mıymış alın yazım.
Nefessiz Kaldım
Eğer beni duyuyorsan uyan Hiç geçmiyorsam aklından uyu, hiç korkma Utanır isteyemem bilirsin yardım dilemem Yalnız sesimi duy bazen Bir resmime bakıyorsan gülen Islanmıyorsa gözlerin iyi, hiç utanma Yalan aşklara düştüm yeni dostlar arar oldum Uyuyup huzur buldum bazen of Yerimi hiç kimse bilmesin Kalbim biraz dinlensin of inan... Nefessiz kaldım duvarlar içinde Ellerim bağlı zincirlerle hava nerde Nefessiz kaldım aşkımın içinde İçimden çekip aldığın çocuk nerde Nefessiz kaldım...
Yorgun
Yorgun geldim bu dünyaya kimse bilmez sonsuzluk benim olsa Fayda etmez öyle bir derde düştüm ki hiç sorma Katlanmak zor gücün yoksa Çaresizlik gözlerinde can verirken ellerimde sustun artık sen Söylerim işte ben senin yerine İşte ben böyle öldüm gittim kendimi gömdüm Sonra toprağa sordum dünya böyle değildi Toprak dedi sen kördün..
Artık Kısa Cümleler Kuruyorum
Sizi bilmem ama ben karar verdim su gibi duru olup hep akmaya Başka sular tanıyıp çoğalmaya dalgalanmaya taşmaya Son günlerde çok düşünür oldum zor zamanları çabuk atlatır oldum Yalnız mıyım insanlar içinde arkadaşlarım aşklarım içinde Yara aldım bundan iki yıl önce Hiç susmadım şarkı söyledim günlerce Artık kısa cümleler kuruyorum sevdiklerim sevmediklerim yanında Kabullendim her şeyi olduğu gibi yola çıktım yarınlara Son günlerde çok düşünür oldum Zor zamanları çabuk atlatır oldum Bakıyorum aynaya her gece içim rahat biraz yorgunum sadece Hayatıma giren herkese yaşanmış her şeye Teşekkürler büyüyorum sizinle... | |
| | | Nymph GeneL Moderatör
Mesaj Sayısı : 64 Yaş : 32 Kayıt tarihi : 14/03/08
| Konu: Geri: Şebnem Ferah Salı Eyl. 02, 2008 10:33 pm | |
| Sigara
Aslında ben de isterim emeklemeden koşmayı Güzel elbiselerle makyaj yapıp dolaşmayı Aslında ben de isterim düşünmeden konuşmayı Küçük bir oyun içinde önemli kişi olmayı
Aklımdan geçen sözler kalbimden gelen sesler Hepsi bir orman oldu bir kibritle yok oldu
Ben sigara dumanının altında Yana yana en sonunda kül oldum Sen kibritin hiç yanmayan ucunda Birinin hayatından geçmiş oldun
Perdeler
Bir yanımda dopdolu yaşanmış sayfalar Bir yanımda üst üste okunmamış kitaplar Dünüm yarınım hep burada küçücük adamda Susadım yoruldum ama aklım hayatta
Bir yanda yorgun düşmüş yaşlanmış insanlar Bir yanımda ümitle aşkla uyananlar Dünyanın her hali burada dağınık odamda Çok düştüm yaralandım ama sarıldım hayata
Ardımda büyük büyük kocaman ağır yükler Her yerimden çektiler beni beni beklettiler Dinlendim su içtim aktı dudaklarımdan Her gün güneş doğar yeter ki açık oldun perdeler
Bir yanımda durmadan çalışan saatler Bir yanda ağır ağır dipten gelen sesler Düşündüm buldum sandığım yüzyıllık gerçekler Hepsiyle giyindim durdum bazen büyük geldiler
Bir yanda hiç susmadan konuşan dudaklar Bir yanda küsüp susmuş sessiz akıllar Dibe vurduysak ne olmuş elbet çıkarız Bir gün var bir gün yokuz kiralıkmış hayatlar
Ardımda büyük büyük kocaman ağır yükler Her yerimden çektiler beni beni beklettiler Dinlendim su içtim aktı dudaklarımdan Her gün güneş doğar yeter ki açık oldun perdeler
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: Şebnem Ferah, Ozan Tügen Aslında ben de isterim emeklemeden koşmayı Güzel elbiselerle makyaj yapıp dolaşmayı Aslında ben de isterim düşünmeden konuşmayı Küçük bir oyun içinde önemli kişi olmayı
İyi dostlar biriktirdim hepsi ailem oldu Küçük bir aşk yetiştirdim düzene yenik düştü
Ben sigara dumanının altında Yana yana en sonunda kül oldum Sen kibritin hiç yanmayan ucunda Birinin hayatından geçmiş oldun.
Aşk
Toprağın altında Sarmaş dolaş köklerle Bağlanmışız birbirimize Cennet gibi bir yerlerde
Kader varsa benimki bu olsun Aşk masalsa gerçek olsun
Aşk Bağlanmış kökler gibi Hayat veren toprak gibi Tüm anneler gibi güçlü olsun
Camdan sızan güneş gibi Gökte yıldızlar gibi Dolu hayatlar gibi sonsuz olsun Sonsuz olsun
Toprağın üstünde Yanyana duran çiçeklerde Sarılmışız birbirimize Cennet gibi bir yerlerde
Kader varsa benimki bu olsun Aşk masalsa gerçek olsun.
Sil Baştan
Gücün var mı sevgilim Derin sularda inci tanesi aramaya Cesaretin kaldıysa Hala benle aşktan konuşmaya
Söyle canım sevgilim Hayat bize oyun oynuyor olabilir mi Yorgun gibi bir halin var Duyguların karışık olabilir mi
Sil baştan başlamak gerek bazen Hayatı sıfırlamak Sil baştan sevmek gerek bazen Her şeyi unutmak
Sanki bugün son günmüş gibi Dolu dolu yaşamak istiyorum ben Her ne çıkarsa yoluma Selam verip yürümek istiyorum ben
Sil baştan başlamak gerek bazen Hayatı sıfırlamak Sil baştan sevmek gerek bazen Her şeyi unutmak.
Nereye Kadar
Hiç olmaz sandığım Her şey birdenbire oldu Daha ne oluyor derken Beni de hayat her yerimden vurdu
Hiç susmaz sandığım Kalpler birdenbire sustu Daha ne oluyor derken Beni de hayat bir kez daha vurdu
Günlerdir uykum yok Hayat buysa artık gücüm yok Daha kaç kez vurulmam Nereye kadar güçlü olmam
Daha ne kadar yaralanmam gerek hayatta Daha ne kadar gücüm var Kaybettiğim şeyler var Daha ne kadar borcum var benim hayata
Çok sağlam sandığım Her şey birdenbire çöktü Daha ne oluyor derken Beni de hayat bir kez daha vurdu
Günlerdir uykum yok Hayat buysa artık gücüm yok Daha kaç kez vurulmam Nereye kadar güçlü olmam
Daha ne kadar yaralanmam gerek hayatta Daha ne kadar gücüm var Kaybettiğim şeyler var Daha ne kadar borcum var benim hayata
Günaydın Sevgilim
Günaydın sevgilim... Keşke hayat her gün böyle Seninle dolu, aşkınla dolu olsa Keşke hayat her gün böyle
Seninle başlasa sürpriz dolu olsa Hep böyle cömert kibar davransa Bizi üzmeden baş başa bıraksa
Günaydın sevgilim Ne güzel bir gün değil mi Kahvaltıdan önce Biraz daha sevişelim mi
Günaydın sevgilim Ne güzel bir gün değil mi Her şeyi bir yana bırakıp Bütün gün film izleyelim mi
Keşke güneş her gün böyle Sımsıcak pırıl pırıl olsa Keşke herkes hergün böyle Kıpır kıpır hayat dolu olsa
Herşey yolunda gitse durmasa Üzüntüler upuzun bir tatile çıksa
Günaydın sevgilim Ne güzel bir gün değil mi Kahvaltıdan önce Biraz daha sevişelim mi
Günaydın sevgilim Ne güzel bir gün değil mi Her şeyi bir yana bırakıp Bütün gün film izleyelim mi
Günaydın sevgilim...
Dünya
Döne döne durmadan Sen de bir garip oldun Sarhoş musun dünya
Şişede şarap gibi Yorgun bir kadın gibi Yalnız mısın dünya
Sesimi duy diye beklemek zor geliyor Yüzüme bir gül diye düşünmek zor geliyor
Gerçek misin, yalan mısın Masal mısın dünya Barışır mısın benimle Gerçek misin, yalan mısın
Döne döne durmadan Sen de bir garip oldun Sarhoş musun dünya
Sesimi duy diye beklemek zor geliyor Yüzüme bir gül diye düşünmek zor geliyor
Gerçek misin, yalan mısın Masal mısın dünya Barışır mısın benimle Gerçek misin, yalan mısın
Bazen içime bıçak gibi saplanıp yara olduysan da Günler boyunca kanayıp acıttıysan da Daha çocukken bile duvar gibi sert olduysan da Sana hiç küsmedim hiç küsmedim dünya
Saatim Çalmadan
Saatim çalmadan uyandım bugün Dünkü fırtına çoktan dinmiş Yağmur yağmış her yer yıkanmış Vakit kaybetmeden yazmaya başladım
Bir ağacım ormanda Dallı budaklı Baharı bekler dururum Gövdemde adın yazılı
Dudağımda bir damlan denize döndü Şiirler yazdım sana okur musun söyle Yüreğimde her şeyin, koruyup sevdim Uzanıp ellerimden tutar mısın söyle
Saatim çalmadan uyandım bugün Dünkü fırtına çoktan dinmiş Yağmur yağmış her yer yıkanmış Vakit kaybetmeden yazmaya başladım
Bir ağacım ormanda Dallı budaklı Suyumu bekler dururum Gövdemde adın yazılı
Dudağımda bir damlan denize döndü Şiirler yazdım sana okur musun söyle Yüreğimde her şeyin, koruyup sevdim Uzanıp ellerimden tutar mısın söyle
Korkarak Yaşıyorsan
Öyle bir hayat yaşadım ki Cenneti de gördüm cehennemi de Öyle bir aşk yaşadım ki Tutkuyu da gördüm pes etmeyi de
Bazıları seyrederken hayatı en önden Kendime bir sahne buldum oynadım Öyle bir rol vermişler ki Okudum okudum anlamadım
Kendi kendime konuştum bazen evimde Hem kızdım hem güldüm halime Sonra dedim ki "Söz Ver Kendine" Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin
Öyle bir hayat yaşadım ki Son yolculukları erken tanıdım Öyle çok değerliymiş ki zaman Hep acele etmem bundan anladım
Kendi kendime konuştum bazen evimde Hem kızdım hem güldüm halime Sonra dedim ki "Söz Ver Kendine" Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin
| |
| | | Neases Admin
Mesaj Sayısı : 412 Yaş : 32 Nereden : Bi Bilsem... Kayıt tarihi : 14/03/08
| Konu: Geri: Şebnem Ferah Salı Eyl. 02, 2008 10:37 pm | |
| Kalbim
Siyah beyaz bir film gibiydin herkes uyurken izlediğim sevgilim benim çok özledim Her zaman gitmek istediğim tatil yerleri gibiydin dergi sayfalarında hiç gidemediğim Bu bir masal başı iyi mutsuz sonlu senle ben batı doğu ama dünya yuvarlak Kalbim ellerim kadar küçük değil kalbim ellerim kadar küçük değil En çok sevdiğim şarkıydın herkesten çok sevildin sevgilim benim çok özledim Ben küçük bir kız heyecanlı oyuncaklarım tahtadandı Hepsi kırıldı yapıştırdım Bu bir masal başı iyi mutsuz sonlu senle ben batı doğu ama dünya yuvarlak Kalbim ellerim kadar küçük değil kalbim ellerim kadar küçük değil Ben küçük bir kız heyecanlı oyuncaklarım tahtadandı Hepsi kırıldı yapıştırdım
Kalbim en sevdiğim şarkılarındandır Şebo'nun yaa =) Sağol Burcu'm.. =) | |
| | | Nymph GeneL Moderatör
Mesaj Sayısı : 64 Yaş : 32 Kayıt tarihi : 14/03/08
| Konu: Geri: Şebnem Ferah Salı Eyl. 02, 2008 10:39 pm | |
| İyi Kötü (Dans Pisti)
Biriyle fena halde konuşmaya ihtiyacım var Biriyle fena halde dertleşmeye... Evimde ne sıcak bir yemeğim var Ne de televizyonun sesinden başka ses Ama içimde bir yerlerde sabır taşı gizli sanki Doğduğum günden bugüne orda duruyor Sessiz bir kaya düşün; deniz kıyısında yalnız Dalgalara göğüs gerip soğuktan üşüyor Ne ahlak ne de sevgi gökten dünyaya indi İnsanlık istedi keşfetti hepsini Dün doğmuş bir bebeğe bile girebilen mikrop misali İçimizde hem kötü var hem iyi...
Hangisi daha güçlü diye beklemektense Heyecanla attım kendimi dans pistine
Ayrı ayrı hepsiyle dans edecektim Biraz sohbet ederek çözmeyi deneyecektim Neden böyle olmuşuz, nerelerde kaybolmuşuz Aklımdaki soruların hepsini soracaktım...
"Senin ne haddine böyle şeylerle uğraşmak?" Diye soran hazırcı tembel sen misin? Böyle yaşlanmak olmaz, seninki eskimek; çökmek Ruhu küskün bomboş bir bedensin Kelimeler yetse daha neler neler buldum Elimle koymuş gibi... Huzurluyum... Geniş ve loş bir yer istersen sen de bir uğra Doğru, yanlış, iyi, kötü herkes orda...
İyi Kötü (Dans Pisti)
Biriyle fena halde konuşmaya ihtiyacım var Biriyle fena halde dertleşmeye... Evimde ne sıcak bir yemeğim var Ne de televizyonun sesinden başka ses Ama içimde bir yerlerde sabır taşı gizli sanki Doğduğum günden bugüne orda duruyor Sessiz bir kaya düşün; deniz kıyısında yalnız Dalgalara göğüs gerip soğuktan üşüyor Ne ahlak ne de sevgi gökten dünyaya indi İnsanlık istedi keşfetti hepsini Dün doğmuş bir bebeğe bile girebilen mikrop misali İçimizde hem kötü var hem iyi...
Hangisi daha güçlü diye beklemektense Heyecanla attım kendimi dans pistine
Ayrı ayrı hepsiyle dans edecektim Biraz sohbet ederek çözmeyi deneyecektim Neden böyle olmuşuz, nerelerde kaybolmuşuz Aklımdaki soruların hepsini soracaktım...
"Senin ne haddine böyle şeylerle uğraşmak?" Diye soran hazırcı tembel sen misin? Böyle yaşlanmak olmaz, seninki eskimek; çökmek Ruhu küskün bomboş bir bedensin Kelimeler yetse daha neler neler buldum Elimle koymuş gibi... Huzurluyum... Geniş ve loş bir yer istersen sen de bir uğra Doğru, yanlış, iyi, kötü herkes orda...
Söz: Şebnem Ferah Müzik: Şebnem Ferah Düzenleme: Şebnem Ferah, Ozan Tügen, Buket Doran, Metin Türkcan, Aykan İlkan
Babam - Oğlum
Bu akşam sanki hiç ayrılmamışız gibi hissetmek istedim En sevdiğim kot pantolonumla, en sevdiğim lacivert tişörtümü giydim Güzel bir akşam yemeği hazırladım; beraber aldığımız mumları yaktım Şarap açtım; bir sana, bir bana, iki kadeh çıkardım...
Sevgilim ve dostum; babam, oğlum... Arkadaşım, aşkım; herşeyimdin sen
Çok zaman geçti gitti içimizden Özür dilerim seni üzdüysem Sadece dinle Hiçbir şey düşünmeden Şimdi bunları geldi içimden! Bu akşam seni çok özledim Bütün şarabı tek başıma içtim Kırgınlığım bile geçti, kalmadı Şimdi bunlar geldi içimden!..
Bu akşam sanki hiç beni kırmamışsın gibi hissetmek istedim En son tatilimizi düşündüm, ayrılmadan 20 gün önce... Dünyanın en güzel şehirlerinden birinde, yürüdük kilometrelerce İz bıraktık; kaldırımlarda, otelde, caddelerde....
Bu akşam sanki hiç aldatmamışsın gibi hissetmek istedim Uyurken bile özledik birbirimizi delicesine Düşündüm, durdum, sordum, anlamadım... Beraber yaptığımız şeyleri andım... Seni son kez özledim ve bu şarkıyı yazdım.
Ben Şarkımı Söylerken
İçimde bir ateş yanıyor Bedenim dar gelir oldu Ateşime ister körüklerle gel, ister suyla... İstediğin kadar konuş benimle İstediğin kadar yalan söyle Beni ben yapan içimdeki sesleri susturamazsın... İçine girdiğin küçük kaygan deliği Yeni ve büyük bir dünya mı sandın? İstersen bir aynayla yardım edeyim ama umursamazsın
Merak etmeden duramıyorum Geceleri nasıl uyuyorsun Beni boşver kendine cevap ver Lütfen bu kez dürüst olur musun?
Ben şarkımı söylerken istersen sesi açarsın İstersen kısıp bunu da yok sayarsın Kim bilir belki gülümser belki ağlarsın Yüreğimdeki sesleri susturamazsın!..
Bir yanım seni hala düşünüyor Bir yanım sana fena kızgın Yalnız sen ve ben biliyoruz olanları; unutturamazsın... Sakın nefret ettiğimi düşünme Bende böyle duygular barındıramazsın Geçmiş hiç yaşanmamış gibi davransan da; baştan yazamazsın.
Senin Adın Ne
Bir adım daha gelirsen üstüme Bütün iyi niyetim anlamsız kalacak Son bir kez daha atarsan üstüme Zehirli oklarından sana dönecek
Gözlerimin Etrafındaki Çizgiler
Gözlerimin etrafındaki çizgiler Artık belli oluyor Bütün o çizgiler son bir yılda oldu Sana, bana, bize ağlarken... Ben Leyla olmuşum kimin umurunda Mecnun çoktan gitmişken Bu ne garip bir yangındı böyle Sen söndün ben yanarken Peki ben neden hala böyleyim Neden hala geçmişteyim Belki de... Ben sana hala...
Aşığım... İşte tam burda karşındayım Ya şimdi tut elimden Ya da bir daha sözetme özlemekten Ben sana hala aşığım İşte tam burda karşındayım Ya şimdi tut elimden Ya da bir daha sözetme özlemekten Çok çok çok karışığım zaten...
Ruhum iki ucu arasında Gezinip duruyor Bugün zaman akmasın dursun Ben içinden geçeceğim... Ama neden, neden hala böyleyim Neden hala geçmişteyim Belki de ben sana hala... Sus pus durmam sakinliğimden İnsaniyetle çözmeyi sevdiğimden İlle de savaşmaksa istediğin Cesaretin var mı, yenik düşecek?
Bildiğin tek yol savaşmaksa Aklınla kalbin bir türlü buluşmuyorsa
senin adın ne, bana ismini söyle Senin adın ne bana ismini söyle
Senin adın ne, önce ismini söyle Neden böyle nefret dolusun söyle Senin derdin ne, önce derdini söyle Neden böyle nefret dolusun söyle
Neden önce adını sordum biliyor musun? Biraz kendine dönmen daha iyi olacak Bir adım daha atmadan önce Yolun nerede bitiyor baksan iyi olacak Çok mu anlamsız geldi adını sormam Kim olduğunu unutmandan olacak Gördün mü hala anlamaya çabalıyorum İyi niyet suyundan; kurumuş vadin ıslanacak.
Çocukken Sahip Olduğum...
Öyle şeyler söyleyebilmek isterdim ki anlatabilmek Her kelimesi seni çeksin, saklasın bir yerlerde DERİN... Öyle şeyler gösterebilmek isterdim ki resmedebilmek Rüzgar olmak isterdim ki eseyim etrafında SERİN...
Bu bir rüya, bu bir dua... Ne dersen de, öyle olsun...
Rüzgara karşı uçmaya çalıştım Gözlerim kapalı seni aradım, seni aradım Körebe oynar kibi; el yordamıyla sezgiyle Çocukken sahip olduğum kırmızı rugan ayakkabılar Onlar da senin gibi çok tatlıydılar Ama canımı yakardılar, acıtırdılar...
Öyle bir ilaç bulabilmek isterdim ki, kurtulabilmek Aşka dair bıraktığın korkulardan ama yaram çok DERİN... Bıçakla keser gibi, kesip atabilmek bütün herşeyi Kesebiliyorsan ruhumu dene, duygularımı, yüreğimi, BENİ...
Mayın Tarlası
Mayın tarlasında dolaşıp durmuşum aşk sanıp da Herkes arkamdan bağırmış kimseyi duymamışım Savaş filmlerinde olur ya yaralı yaralı devam etmişim Sonuna kadar aşk ya yanımdasın sanmıştım
Mayın tarlasında yürüyüp durmuşum aşk sanıp da Tel örgülerde durmamış bir delikten geçmişim Her şey bana dur demiş kulağım darbe almış duymamışım Sonuna kadar aşk ya sadece inanmışım
Koşmuşum düşmüşüm kalkmışım Sevişmek sevmekten gelir inanmıştım Elimden tuttuğunda öyle bir güvenmişim ki Bize bir şey olmaz sanmışım... Hep sanmışım...
Mayın tarlasında bir adam sevmişim aşk sanıp da Soyunup korkusuzca çırılçıplak kalmışım Aşk filmlerinde olur ya işte öyle sevmişim sonunda Bedenim sağlam bulunmuş, yüreğim paramparça...
Gözyaşlarımızın Tadı Aynı
Gördüğüm rüyanın etkisinden olsa gerek Garip bir hisle uyandım bu sabah Ya bugün o günse, hayatın son günüyse İçimi korku sardı bu sabah Sevdiğim şeyleri düşündüm sevdiğim insanları Gördüğüm ve görmediğim yerleri Son kez uyandıysam ve yapamadığım şeyler varsa İçimi korku sardı bu sabah
Ya çok yalnızsam Ya da bomboşsam Zaten bıkmışsam Zamanı harcamışsam...
Sen, ben, o... Herkes aynı hikayede Başı ve sonu aynı, gerisi farklı Bir yerden tutunduysak hayata Boşa geçirmemeli, bırakmamalı...
Derdimiz, yaramız, acılarımız farklı olabilir Gözyaşlarımızın tadı aynı... Değişik çok başka gibi gözüken yaşamlar varsa da Pişmanlık herkes için acı olmalı
Ya çok cahilsem Hiç sevmemişsem Cesur olmamışsam Zamanı harcamışsam...
Daha İyi Olmaz mıydı?
Ben 30 yaşında Hayatın ortasında Küçücük şeylerle mutlu olmanın peşinde Bazen bir şarkıda, bazen de sokaklarda Hayat bulan genç bir kadınım
Sen erkektin ben de kadın Gittiğinde yarım kaldım sandım
Sana çok bağlıydım Ama bağımlı değildim
Ardında bıraktığın karmaşayı Kökünden tamamen kazıdım Biraz uzun sürdü Ama adeta yenilendim
Bir kahve içseydik, sarılarak ayrılsaydık Daha iyi olmaz mıydı Kaldığın bir otelden ayrılır gibi gitmeseydin Daha iyi olmaz mıydı Sözü hiç uzatmadan, doğruları söyleseydin Daha kolay olmaz mıydı Ayrılmak yeterince zor, bunu zaten billiyordun Ama hayatımın en kötü günü haline getirmeseydin Daha iyi olmaz mıydı?
Ben başı önünde, rüzgar nereden eserse "Evet" diyen biri olamam İçimden gelen sesi dinlerim durmadan İster çok güçlü ol ister kahraman
Ben istemez miyim seni andığımda gülümseyebilmeyi Sana çok bağlıydım ama bağımlı değildim Elbette beni sonsuza dek sevmek zorunda değildin Sahibin değildim sadece sevgilindim.
Her Şey İnsanlar İçin
Çok parçalandım... Paraçalandıkça çoğaldım diye inanmazsam Nasıl yaşarım, nasıl yaşarım
Bir gün daha bitti... Ama yarın yenş bir gün diye inanmazsam Nasıl yaşarım, nasıl yaşarım
Bu da gelir geçer diye inanmazsam Nasıl yaşarım, nasıl yaşarım, nasıl yaşarım
Her şey insanlar için Görmek öğrenmek için Bazen zor da olsa Her şey insanlar için Umut doğurmak için Hayatla seviştim...
Hiçbir şey boşuna yaşanmamıştır diye inanmazsam Nasıl yaşarım, nasıl yaşarım
Uyuyordum... Gözüm açıldı diye inanmazsam Nasıl yaşarım, Nasıl Yaşarım
| |
| | | Nymph GeneL Moderatör
Mesaj Sayısı : 64 Yaş : 32 Kayıt tarihi : 14/03/08
| Konu: Geri: Şebnem Ferah Salı Eyl. 02, 2008 10:44 pm | |
| Okyanus
Önümde ağır bir kapı Ardında okyanus var Ben zaten suda doğmuşum Kapıyı açmam gerek
İşte o an biri geliyor Tutuyor kulağımdan Gözü anahtar deliğinde "Bak" diyor sadece burdan
"Bırak" diyorum o küçücük resmi Yetmez bize bu küçük esinti Nerde törpülendin böyle "Olmaz" diyor tutup ayak bileğimi
Önümde ağır bir kapı Ardında okyanus var Bir de bileğimden biri çekiyor Benimse kapıyı açmam gerek
"Bak" diyorum koca dünyaya Burdan derhal çıkmak gerek Bari çekme bileğimden Benim her şeyi görüp öğrenmem gerek
Bir ileri bir geri her adım Bu kapının ardı demek Sonunda boğulmak olsa da Benim o sularda yüzmem gerek
Anahtar deliğinden görünen bu küçücük manzara Sana yetiyorsa yetsin benim o sularda yüzmem gerek
Can Kırıkları
Bu kalabalığın içinde yapayalnız hissetmektense Dünyanın bir ucunda tek başımayım Kir göstermeyen renkleriniz sizin olsun Korkmaktansa bulanıklığın tam içinde tek başımayım.
Benim belki de gizli bir bildiğim var Elbette ağlarım benim can kırıklarım var Senin gördüğün yanağımdan süzülenler Asıl içimde içinde yüzdüğüm bir deniz var.
Bir Kalp Kırıldığında
Bir oyun oynayalım mı Herkes açsın kalbini Oyun oynayalım mı
Bir oyun oynayalım mı Herkes söylesin adını Oyun oynayalım mı
Her kalp bir büyük dünya Ve bir kalp kırıldığında Hayata dair ne varsa üzerinde O dünyanın başlar yok olmaya
Bir kalp kırıldığında Denizler kurur toprak küser Denge kalmaz o dünyada
Her kalp kırıldığında Bir yerlerde yolculuk başlar Mavi renkten siyahlığa Her bir kalp kırıldığında
Bir oyun oynayalım mı Çocuklar gibi beraber Oyun oynayalım mı
Bir oyun oynayalım mı Kırmayalım birbirimizi Oyun oynayalım mı
Her kalp ayrı bir dünya Ve bir parça kristal aynı zamanda Bir de bilmeyerek değil ama bilerek kırılmışsa Artık acı da duymaz başlar yok olmaya
Delgeç
Gel bir parçam ol kanımdan canımdan Gel bir parça al ekmeğimden suyumdan Ben zaten düşmüşüm kaldırımlar yatağım olmuş Gel bir de sen vur hadi gel bir de sen vur
Ben zaten düşmüşüm içim dışım korku dolmuş Gel bir de sen vur hadi gel
Nasıl olsa alıştım ben bu sert rüzgarlara Bu sert iklimli ıssız hayata Delgeç gibi deleceksin sen de ruhumu Biliyorum durma gel bir de sen vur
Geçmişe Yolculuk
bugün kendimi kuru yapraklarla kaplı Çıkmaz bir sokağa benzetiyorum Sadece o sokakta yaşayanlar Üzerimden gelip geçiyor
Bugün kendimi odalarından çoğu boş Bazen dolan bir otel gibi hissediyorum İçimden ne hayatlar ne hikayeler Ne aşklar geçip gidiyor
Ben böyle değildim ne zaman kayboldum Rüzgarlarla dans ederdim ne zaman savruldum Bir ses duydum geçmiş zamandan Bir ses duydum küçük bir kızdan
Bir bilet istiyorum sadece gidiş olsun Çocukluğun saflığına gidip orada yaşamam gerek Bilet istiyorum tek kişilik olsun Yarına çıkabilmem için heyecanı hatırlamam gerek
Bugün kendimi parktaki bir bank gibi Sessiz ve sabit hissediyorum Geceleri üzerime Şehrin ışıkları yatıp uyuyor
Bugün kendimi tonlarca yük taşıyan Gemilerin denizi gibi hissediyorum Kaldırma kuvvetim var ama Şehrin atıkları içime akıyor
Ben Bir Mülteciyim (Güç)
Ben bir mülteciyim kendi yüreğimden başka Sığınacak yerim yok yurdum yok Ben bir mülteciyim yüreğime sığındım Burda savaş çıksa bile ölen yok
Tüm hayalerin sonsuzluğa Ve sona erebildiği bir yerdeyim Tüm niyetlerin bedenleri varmışçasına Görünebildiği bir yerdeyim
Ben bir mülteciyim yüreğimde yaşıyorum Esir değil kul hiç değil kendimde yaşıyorum Ben bir mülteciyim burda aslında sınır yok Kazanmak kaybetmek yok bu güçten daha büyük güç yok
Artık eminim her şey içimde filizlenip istersem büyüyor bakmazsam çürüyor Aşil topuğum aşktı Başka yüreklerde mutlu olmadım yaşayamadım
Oysa içimde ne ok var ne de atan Ne yön ne de arka ön ister yaşa ister sön
Ben bir mülteciyim kendi yüreğimden başka Sığınacak yerim yok yurdum yok Tüm kitapların arasında kurutulup saklanan Anılarla dolu bir yerdeyim
Tüm sözcüklerin cümlelerden kurtulmuş gibi İncitmeden özgür kalabildiği yerdeyim
Sana Bilmediğin Bir Şey Söyleyemem
Suyun derinliği aynıydı Ama senin beline benimse omuzlarıma geliyordu Bütün yapraklar sararıp solacaktı Ama ilk ben düştüm kalanlar arkamdan korkuyla baktı
Bütün aşklar çok büyük olacaktı Ama en büyük bizimkisi diyecektik Her bir insan eşsiz olacaktı Ama hep kendimizi en değerli zannedecektik
Çamur mu sürmek istiyorsun başkalarının duygularına Önce senin ellerin kirlenecek Suyla mı gidiyorsun bir başkasının yanan yüreğine O yürekte hep yerin olacak
Sana bilmediğin bir şey söyleyemem Ben de hiç bir şey bilmiyorum Ne kadar iyilik varsa hepimiz için Hepsini dileyip gerisine direniyorum
Çok sonraları fark edecektim İyilik temizlik göreceli olacaktı O kadar hızlı kirlenecektik ki Masumiyet fotoğraflarda eskiyip solacaktı
Korkuyor musun senden farklı olan her şeyden Korktuğun şey kendi içinde büyüyecek Ortak mı oluyorsun bir başkasının yalnızlığına Yüreğin yalnızlık nedir bilmeyecek
Sana bilmediğin bir şey söyleyemem Ben de hiç bir şey bilmiyorum Ne kadar iyilik varsa hepimiz için Hepsini dileyip gerisine direniyorum
Çakıl Taşları
Benim çakıl taşlarım var irili ufaklı Kaybolduğumda yere yayıp yol yaptığım Çakıl taşlarım var her yerden topladığım Boşluğa düştüğümde oyunlar yaratıp oynadığım
Benim bir sözlüğüm var unutulmuş bir dil Oysa ki içinde her şeyin anlamı gizli Benim bir gözlüğüm var sol camı kırıldı Taktığım zamanlarda içini gösteren adeta
Sen hiç "hiç" oldun mu birden duruldun mu Bulanıkmış berrakmış her suyu içtin mi Altında ağ olmadan yerden yükseldin mi Tam zevkine varmışken birden yere düştün mü sen
Benim hiç boyanmamış dört duvarım var Çatlaklarından sızıp içinden geçtiğim Benim hiç yıkılmamış duvarlarm var Dikkatle baktığımda ardını gördüğüm adeta
Sen hiç "hiç" oldun mu birden duruldun mu Bulanıkmış berrakmış her suyu içtin mi Altında ağ olmadan yerden yükseldin mi Tam zevkine varmışken birden yere düştün mü sen
Benim bir hikayem var sonunu yazmadığım Benim bir sevgilim henüz tanışmadığım Benim umudum var benim umudum
Sen hiç "hiç" oldun mu birden duruldun mu Bulanıkmış berrakmış her suyu içtin mi Altında ağ olmadan yerden yükseldin mi Tam zevkine varmışken birden yere düştün mü sen
Zaman Geçip Gidiyor
Bilgi sahibi olmadan fikirlerle dolmuşuz Bir yerlerde bir çift elin tuttuğu silahta kurşun olmuşuz Kalem sahibi olmadan kılıçlar kuşanmışız Yaşayıp yaşatmak dururken hem ölmüş hem katil olmuşuz
Gözlerimiz var ama görmek istemedikçe Yüreklerimiz var ama hissetmedikçe
Hiç ıslanmadan yüzmek ne kadar mümkünse Hiç yanmadan ateşle ne kadar oynanabilirse İçinde yaşamak varken teğet geçmek dünyaya İşte bana öyle geliyor çünkü zaman geçip gidiyor.
Avuçlarında hissetmek varken birinin ellerini Sıkıca tutup sevmekten güvenmekten korkar olmuşuz Kapıları kapatmak yetmemiş kepenkler indirmişiz Bir küçük asma kilitle insanı insan şerrinden sakınmışız
Gözlerimiz var ama görmek istemedikçe Yüreklerimiz var ama hissetmedikçe
Hiç ıslanmadan yüzmek ne kadar mümkünse Hiç yanmadan ateşle ne kadar oynanabilirse İçinde yaşamak varken teğet geçmek dünyaya İşte bana öyle geliyor çünkü zaman geçip gidiyor.
Zamanımız var ama korkmayı sürdürdükçe Ruhumuz var teslim etmeden önce
Hiç ıslanmadan yüzmek ne kadar mümkünse Hiç yanmadan ateşle ne kadar oynanabilirse İçinde yaşamak varken teğet geçmek dünyaya İşte bana öyle geliyor çünkü zaman geçip gidiyor.
Hoşçakal
Seni araken kendimi kaybetmekten yoruldum Bulduğumu zannettiğimde kendimden ayrı düştüm
Bu garip bir veda olacak çünkü aslında hep içimdesin Ne kadar uzağa gitsem de gittiğim her yerde benimlesin
Söylenecek söz yok gidiyorum ben HOŞÇAKAL
Ben bir kısrak gibi gelmişim dünyaya Şahlanıp gitmek içimde var HOŞÇAKAL
Biraz su biraz yeşillik her yer benim evimdir Taşırım dünyayı sırtımda her dil benim dilimdir
Ama söylenecek söz yok gidiyorum ben HOŞÇAKAL
Ben bir kısrak gibi gelmişim dünyaya Şahlanıp gitmek içimde var HOŞÇAKAL | |
| | | | Şebnem Ferah | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|